info@konmer.com.tr
0342 232 79 99
0530 874 66 56
Çalışma Saatleri: 09:00 - 18:00
İletişim
Konum Paylaş


image

Kekemelik

Konuşma akıcılığının, tekrarlarla, duraklamalarla ve uzatmalarla kesilmesi ile karakterize konuşmada oluşan ritim bozukluğudur. Çok yönlü bir konuşma bozukluğudur. Nedenlerine ilişkin olarak yapılmış çalışmalarda, kalıtsal, yapısal ve psikolojik nedenler ortaya konmuştur. Kekemelik, kişiyi birçok şekilde etkilemektedir ( konuşmaya karşı korku geliştirme, sosyal ortamlardan uzak durmak, daha pasif bir kişilik geliştirme gibi ). Tedavisinde öncelikle psikolojik sorunlara yönelik destek almak gerekir.

Kekemelik yavaş yavaş gelişebildiği gibi aniden de ortaya çıkabilen bir konuşma sorunudur. Çocuklarda, konuşma gelişiminin çok hızlı olduğu, 3 – 4 yaşlarında fizyolojik olarak da ortaya çıkabilen kekemelik, zaman zaman ailelerin konuşma üzerinde oluşturduğu baskı ile zaman zaman da çocuğun bu davranışı öğrenebildiği görülmektedir. Bu yönüyle oldukça yaygın bir sorundur.

Yapılan araştırmalarda erken dönem kekemeliğin zaman içerisinde çocuk tarafından kendiliğinden kontrol altına alınabildiği gözlenmiş ve kekemeliği olan çocuklardan 4/ 3’ü beş-altı yaş civarında kekemelikten kurtuldukları tespit edilmiştir. Oysa, bu dönemde kekelemeye başlayan çocuklardan hangisinin bunu aşabileceği ya da hangisinde bunun kalıcı bir durumu olabileceği konusunda öngörüde bulunmak çok güçtür. Kekemelik ileri yaşlara doğru kalıcı bir sorun olma özelliğini gösterdiğinde sorunu aşmak oldukça güçleşmektedir. Lidcombe programında okul öncesi çocuklarda ortaya çıkan kekemeliği ve kekemelik terapisini bu çerçevede ele alınmıştır.

LIDCOMBE PROGRAMI (ERKEN DÖNEM KEKEMELİK TEDAVİ PROGRAMI)

Avustralya’da Prof. Mark Onslow tarafından 1994 geliştirilen ve araştırma sonuçlarına göre etkili bir program olan Lidcombe Erken Kekemelik Programıdır. Lidcombe programı, okul öncesi dönem ve okul çağında bulunan kekeme çocuklara yönelik bir terapi /eğitim programıdır. Lidcombe programı okul öncesi çocuklarındaki kekemelik problemi için davranış terapilerinden oluşmaktadır. Bu programı aileden birinin veya çocuğun yaşamındaki önemli kişinin her gün çocuğa tedavi uygulamalarını içermektedir. Aileye konuşma kliniğine devam ettiği süre içinde tedaviyi nasıl uygulaması gerektiği öğretilmektedir. Bu ziyaretler sırasında konuşma terapisti, aileye çocuğun nasıl tedavi edileceğini ve kekemelik şiddetinin nasıl ölçüleceğini öğretir.

Ailenin yaptığı bu ölçümler ve klinikte terapistin yaptıkları ile beraber programın oluşturulmasına yardımca olacaktır. Klinikte konuşma terapistiyle yapılan bu görüşmeler tedaviyi izlemeye ve ayarlamaya imkan sağlayacaktır. Ayrıca çocuklar için pozitif ve eğlenceli alıştırmalar olacaktır.

ÇOCUKLARDA KEKEMELİK ve KONUŞMAYA BAŞLANGIÇ Çocuklar konuşmaya başlarken, karmaşık bir işlem sürecini öğrenmektedir. Çocuklar sesleri tekrar eder, sözlü ifadelerde ve konuşma esnasında tereddüt edebilir, konuşmanın erken dönemlerinde bu tür takılmalar olabilir. Birçok çocuk için bu normaldir, fakat bazen de kekemeliğin işareti olabilir. Aşağıdaki listede bir çocuğun konuşmasında kekemeliğe işaret edebilecek nedenler sıralanmaya çalışılmıştır. Bu işaretler rasgele şekilde meydana gelebilir; bunlardan birisinin veya daha çoğunu dikkate alarak bunların konuşmasında ne kadar sık oluştuğuna dikkat edilmeli ve ona göre bir uzmana (Speech Patalog)başvurulmalıdır.

KEKEMELİĞİN UYARI ya da TEHLİKE İŞARETLERİ

  • Bir sözcüğün belli bir bölümünü tekrar etme (mmm-masa),bir sözcüğün ilk hecesini tekrar etme (ma ma ma masa)
  • Uzatma, bir sesi gererek çıkarma. (Özellikle kendini sıkarak bir kelimeyi telaffuz etme.)
  • Çocuğun bir sözcüğü söylerken gerildiği, zorlandığı, fiziksel hareketler yaptığı durumlar. Örneğin, çocuğun gözünü açıp kapadığı, konuşmada zorlandığında yüzde buruşmalar görülebilir… (El, yüz ve ayak gibi organlarda çeşitli hareketler.)
  • Ses perdesinde ve şiddetinde değişiklik; tekrarladığı kelimelerde ses perdesinin değişmesi, ses şiddetinin artması.
  • Çocuğun kelime veya heceleri tekrarladığı durumlarda kontrolsüz sarsıntılar, dudakları titretme, bastırma meydana gelebilir.
  • Duraklamalar, bazı sözcüklerden kaçınmalar; bazı sayılardan, sözcüklerden kaçınma olağan dışı yer değiştirmeler, kelime aralarında yabancı sesler çıkarma, bazı sözcük veya kelime gruplarından kaçınmalı konuşma. /li>
  • Çocuğun takıldığını düşündüğü bir kelime veya sözcük grubuna yaklaştığında korku hissetmesi veya korku ifadesi göstermesi, bunun belirgin şekilde anlaşılması.
  • Konuşmaya zorlukla başlama; konuşmaya başlarken nefesi boşa verme, kelime başına sesli harfleri getirme görülebilir.Çoğunlukla, çocuk cümlelere veya sözcük gruplarını söylemeye başladığında bunlar duyulur.
  • Nefes alma düzensiz olabilir, konuşurken nefesini tutmakta zorlandığı gözlenebilir. Nefesinin, sesinin aniden fışkırıyormuş gibi çıktığı görülebilir.
  • Kekemelik Hakkındaki Bazı Önemli Gerçekler

    Çevremizden, çocukların neden kekelediği konusunda birçok yanlış düşünce duyarız. Uzmanlar kekemeliğin nedeni konusunda tam olarak net bir bilgi verememektedir. Kekemeliğin multifaktöriyel ve multiemesyonel bir olay olduğu konusunda fikir birliği vardır. Yakın dönem araştırmalarda nörofiziksel ve nöromuskular sistemin etkisi araştırılmış fakat anlamlı sonuçlar elde edilememiştir. Bazı uzmanlarda kekemeliğin nedeninin tamamen psikolojik olduğunu savunmaktadır. Yine de düşük düzeyde stresin utanma, yetersizlik, utanç duyguları yarattığı konusunda şüphe vardır. Ama engellenmenin kekemeliğe sebep olduğu, artırdığı ve sürdürebildiği bilinmektedir. Birçok saygın araştırma kekemeliğin nedeninin anne-baba olduğu konusunda yeterli kanıt olmadığını göstermiştir. Kekeleme problemi olan bir çocuğu, engellemek, onu utandırmak; konuşmasını olumsuz etkileyip, akademik performansını ve benlik saygısını düşürebilir. Kekemeliği değiştirebilmek için; çocuk konuşurken aşırı gerilim ve mücadele geliştirmeden önce vakit kaybetmeden bir profesyonele başvurulursa çocuğun konuşmasında kekemelik oluşmadan yok edilebilir. Çoğunlukla biz kekeme çocukların davranışlarını görmezden gelir;’’Diğerleri ondan fazla gelişecek, ilerleyecek” kanısıyla fazlaca dikkat etmeyebiliriz. Bu gerçek midir? Erken dönemde çocukların (3,5 yaş ve altı) çoğunlukla kekeledikleri görülür. Yine bu yaşa yakın ve 5 yaşına kadar görülebilir.

    AKICILIK BOZUKLUĞU GÖRÜLEN ÇOCUKLARIN BAZI KARAKTERİSTİKLERİ

  • Çocuk bir takım yetersizlikler ya da bozukluklar sergileyebilir. Bunlar dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu gibi bozukluklar olabilir. Bu türden bozukluklar çocuğun konuşmasında akıcılık bozukluğuna neden olabilir.
  • Çocuk oral bölgedeki kasların kontrolünde zorluk çekiyor olabilir. Dil, dudak koordinasyonunda, birtakım sesleri artiküle etmede zorluk yaşıyor olabilir. Motor koordinasyonunda düşüklük olabilir.
  • Çocuk mükemmeliyetçi eğilimli olabilir. Çevresel değişimlere karşı hassas olabilir. Çevresel değişimler çocuğu fazlaca etkileyebilir. (Yeni bir yere taşınma, herhangi bir sebepten göç…)
  • ERKEN DÖNEM AKICILIK BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUKLARLA KONUŞMA İLE ETKİLEŞİM ÖNERİLERİ

  • Yavaş konuşun. Nesneler ve olaylar için uygun isimler kullanın ve sözel olarak ifade edin. Çocuğun yaşına ve sözcük dağarcığına uygun cümleler kullanın. Bu önemlidir; öyle ki çocuk onun yaşına uygun olmayan daha karmaşık sözcükler, sözcük grupları, veya cümleleri örnek alır ve söyleyemediği, tekrarlayamadığı için engellenir.
  • Çocuğunuzla erken yaşlardan itibaren konuşun, bunu onun hoşuna giden hareketlerle birlikte yapabilirsiniz. Konuşurken hoş bir ses tonu kullanın. Örneğin: Çocuğunuzu sallarken ya da tutarken ona hoş bir şekilde günlük olayları ya da aktivitelerinizi anlatın.
  • İnsanlar, nesneler ve onunda içinde olduğu olaylar hakkında itiraz etmeden konuşun.
  • Çocuğunuz konuşurken sessizce bekleyin; bunu serbest oyun ortamlarında ve spontan konuşmalarda da yapmayı unutmayın. Çocuğunuzun yanıtlarını bekleyin gülümseyerek konuşmaya çalışın ve onlara pozitif dönütler vermeyi unutmayın.
  • İletişim Formu

    Batıkent Mah. 74 Nolu Cad. Volkan Apt No:32 Şehitkamil / Gaziantep

    info@konmer.com.tr

    0342 232 79 99

    0530 874 66 56